tarihinde yayınlandı

ARI SÜTÜ VE KARACİĞER YAĞLANMASI

ARI SÜTÜ KARACİĞER YAĞLANMASI VE DİSBİYOZİSTE FAYDALI MIDIR?

Karaciğer yağlanması son yıllarda sık görülmektedir. Disbiyozis barsaklarda zararlı bakterilerin çoğalmasıyla oluşur. Sağlıklı insanların barsaklarında faydalı bakteriler yaşar. Paketlenmiş gıdalar, gereksiz antibiyotik kullanılması, yaşam tarzı barsakların mikrobik durumunu değiştirir. Vücuda zarar veren gıdalar barsaklardan emilir. Fareler üzerinde yapılan bir çalışmada arı sütü karaciğer yağlanmasını düzetlmektedir. Barsaklardaki enflamasyona engel olup; disbiyozisi düzeltmektedir. Bu konuda insanlar üzerinde yapılacak bilimsel çalışmalara ihtiyaç vardır. Dr. Dursun Ünal

Kobayashi, G., et al. (2023). “Effects of Royal Jelly on Gut Dysbiosis and NAFLD in Mice.” Nutrients 15(11).

Royal jelly (RJ) is a naturally occurring substance synthesized by honeybees and has various health benefits. Herein, we focused on the medium-chain fatty acids (MCFAs) unique to RJ and evaluated their therapeutic efficacy in treating non-alcoholic fatty liver disease (NAFLD). We examined db/m mice that were exclusively fed a normal diet, db/db mice exclusively fed a normal diet, and db/db mice fed varying RJ quantities (0.2, 1, and 5%). RJ improved NAFLD activity scores and decreased gene expression related to fatty acid metabolism, fibrosis, and inflammation in the liver. RJ regulated innate immunity-related inflammatory responses in the small intestine and decreased the expression of genes associated with inflammation and nutrient absorption transporters. RJ increased the number of operational taxonomic units, the abundance of Bacteroides, and seven taxa, including bacteria that produce short-chain fatty acids. RJ increased the concentrations of RJ-related MCFAs (10-hidroxy-2-decenoic acid, 10-hydroxydecanoic acid, 2-decenedioic acid, and sebacic acid) in the serum and liver. These RJ-related MCFAs decreased saturated fatty acid deposition in HepG2 cells and decreased the gene expression associated with fibrosis and fatty acid metabolism. RJ and RJ-related MCFAs improved dysbiosis and regulated the expression of inflammation-, fibrosis-, and nutrient absorption transporter-related genes, thereby preventing NAFLD.

tarihinde yayınlandı

ARI SÜTÜ VE KANSER

ARI SÜTÜ KANSER HASTALARINA FAYDA SAĞLAR MI?

İleri evre böbrek kanserinde akıllı ilaç(hedefe yönelik moleküler tedavi) kullanılırken arı sütü verilen hastalarda tedavi daha etkin; yan etkiler daha az görülmüştür. Arı sütünün faydalı olduğu tespit edilmiştir. Ancak daha fazla sayıda hasta üzerinde çalışmalara ihtiyaç vardır. Dr. Dursun Ünal

Miyata, Y., et al. (2020). “Oral intake of royal jelly improves anti-cancer effects and suppresses adverse events of molecular targeted therapy by regulating TNF-alpha and TGF-beta in renal cell carcinoma: A preliminary study based on a randomized double-blind clinical trial.” Molecular and Clinical Oncology 13(4).

Molecular targeted therapies are commonly used in patients with metastatic renal cell carcinoma (RCC). However, the efficacy and safety of these therapeutic interventions require enhancement to improve prognosis in these patients. Royal jelly (RJ) has anti-cancer effects and adverse events across a variety of types of malignancy. The present study investigated the detailed mechanism underlying the effects of oral administration of RJ in patients with advanced RCC that were treated with molecular targeted agents in a randomized clinical trial. The study cohort comprised 16 patients treated with RJ and 17 patients treated with a placebo. Serum levels of tumor necrosis factor (TNF)-alpha and transforming growth factor (TGF)-beta were measured using enzyme-linked immunosorbent assays. The results of the present study demonstrated a larger decrease in tumor size upon supplementing patients with RJ following molecular targeted therapy compared with that in patients administered with the placebo. Patients exhibited reduced anorexia and fatigue in the RJ group compared with the placebo group. The relative dose intensity for patients in the RJ group was higher than that in patients in the placebo group. Post- and pre-treatment ratios of the serum levels of TNF-alpha and TGF-beta in patients in the RJ group were lower than those in patients in the placebo group, and these ratios correlated with decreasing tumor size and frequency of anorexia or fatigue in patients. In conclusion, the results of the present study indicated that oral intake of RJ improved the efficacy and safety of molecular targeted therapy in patients with RCC and changed the levels of TNF-alpha and TGF-beta in the serum of patients, which is speculated to serve an important role in RJ-induced biological activities.

tarihinde yayınlandı

ARI SÜTÜ VE EPİGENETİK

ARI SÜTÜNÜN EPİGENETİK ÖZELLİĞİ VAR MIDIR?

Arı sütü epigenetik kavramını bize özetler. Epigenetik gen ifadesi veya hücresel fenotipte DNA dizisinden bağımsız olan mekanizmaların neden olduğu farklılaşmalardır. İşçi arılar 2n kromozoma sahiptir. Yani kraliçe arıyla aynı genetik yapıya sahiptir. Kraliçe arıya larva dönemi ve hayatı boyunca verilen arı sütü bu farklılaşmayı sağlamıştır. İşçi arı ortalama 45 gün yaşayabilir. Kraliçe arı 7 yıla kadar yaşayabilir. Ana arı bir günde kendi ağırlığının 2 katı yumurta bırakabilir. İşçi arıyla ana arının genetik yapıları aynı fakat birbirinden çok farklı vücut yapıları, üretim kapasiteleri ve ömürleri vardır. Paylaştığım makale bu durumu belirtmektedir.

Alhosin, M. (2023). “Epigenetics Mechanisms of Honeybees: Secrets of Royal Jelly.” Epigenet Insights 16: 25168657231213717.

Early diets in honeybees have effects on epigenome with consequences on their phenotype. Depending on the early larval diet, either royal jelly (RJ) or royal worker, 2 different female castes are generated from identical genomes, a long-lived queen with fully developed ovaries and a short-lived functionally sterile worker. To generate these prominent physiological and morphological differences between queen and worker, honeybees utilize epigenetic mechanisms which are controlled by nutritional input. These mechanisms include DNA methylation and histone post-translational modifications, mainly histone acetylation. In honeybee larvae, DNA methylation and histone acetylation may be differentially altered by RJ. This diet has biologically active ingredients with inhibitory effects on the de novo methyltransferase DNMT3A or the histone deacetylase 3 HDAC3 to create and maintain the epigenetic state necessary for developing larvae to generate a queen. DNMT and HDAC enzymes work together to induce the formation of a compacted chromatin structure, repressing transcription. Such dialog could be coordinated by their association with other epigenetic factors including the ubiquitin-like containing plant homeodomain (PHD) and really interesting new gene (RING) fi nger domains 1 (UHRF1). Through its multiple functional domains, UHRF1 acts as an epigenetic reader of both DNA methylation patterns and histone marks. The present review discusses the epigenetic regulation of honeybee’s chromatin and how the early diets in honeybees can affect the DNA/histone modifying types of machinery that are necessary to stimulate the larvae to turn into either queen or worker. The review also looks at future directions in epigenetics mechanisms of honeybees, mainly the potential role of UHRF1 in these mechanisms.

 

tarihinde yayınlandı

Arı Sütü Bal Karışımı

Arı sütü kraliçe arının gıdasıdır. Kraliçe arı, işçi arıyla aynı genetik yapıdadır. Kraliçe 5-7 yıl yaşarken, işçi ortalama 45 gün yaşar. Kraliçe arı larva döneminde, işçi arıdan çok daha fazla arı sütüyle beslenmektedir. Ömrü boyunca da arı sütü tüketen kraliçe arı , bir günde kendi ağırlığının iki katı yumurta bırakabilir. Dünyada bu kadar üretken başka bir canlı yoktur. Kraliçe arının ömrünü uzatan, verimliliğini artıran ve daha güçlü olmasını sağlayan arı sütüdür.

Kendi kovanlarımızdan arı sütümüzü elde ediyoruz. Size ulaştırana kadar soğuk zincire dikkat ediyoruz(Eğer yüksek ısıya maruz kalırsa değer kaybeder). Bala karışım halini buzdolabında saklayınız. Sade halini bir ay içinde bitirecekseniz buzdolabında saklayabilirsiniz. Yoksa derin dondurucuda saklayınız. Metal kaşık kullanmayınız.

Kendine has asidik bir tadı vardır. Yoğurt kıvamındadır. Tadını bala karıştırarak değiştirebilirsiniz. Kullandıktan sonra üzerine yarım saat bir şey yiyip içmeyiniz. Yatmadan önce almanızı tavsiye ederiz.

Sağlıklı erişkin için günde 500 mg; çocuklar için kilosuna göre 100-150mg tavsiye edilmektedir. Rahatsızlık durumuna göre dozu artırılabilir.

tarihinde yayınlandı

SIKÇA SORULAN SORULAR

Ürünleri nasıl gönderiyorsunuz?

Şehir dışına kargoyla gönderiyoruz. Köpük(satrafor) kutularla kırılmayacak şekilde paket yapıyoruz.

Arı sütü ve yaş polende soğuk zincire dikkat ediyoruz. Köpük kutuların içine buz koyarak, kargonun hareket saatine yakın teslim ediyoruz.

Arı sütü, polen ve/ veya karışımı elinize geçince dolaba koymanız gerekir

Beğenmediğimiz ürünü iade edebilir miyiz?

Soğuk zincir gerektiren ürünlerin dışındakileri iade edebilirsiniz. Kargoda sıkıntı olursa biz telafi ediyoruz.

Siparişleri nasıl verebiliriz?

İnternet mağazamızdan, telefonla ya da whatsupla iletişim bilgilerinizi bildirerek isteyebilirsiniz.

Telefon: 0532 527 38 28

İnstagram: devapidr

Buzdolabında hangi ürünler saklanacaktır?

Arı sütü ve bal karışımını buzdolabında saklamak gerekir. Karışımın homojen olması için 2-3 gün tahta kaşıkla karıştırılması gerekir.

Polen bal karışımının buzdolabında saklanması gerekir.

Propolis bal karışımı ya da sade propolis oda sıcaklığında ışık görmeyen yerde tutulabilir.

Sade arı sütü, sade polen derin dondurucuda tutulmalıdır. Bir iki ay içinde bitirecekseniz arı sütünü sade halde buzdolabında tutabilirsiniz.

Yaş poleni derin dondurucuda tutunuz. Saklama kaplarına veya kavanoza konulabilir. Kaşıkla çok rahat günlük yenilebilir.

Propolisi nerede saklayabiliriz?

Işık görmeyen dolapta saklayabilirsiniz. Hadroalkolik propolis damlalarında; şişenin kapağı gevşek kalırsa etil alkol buharlaşıp kıvamı koyulaşabilir. Bu bozulduğu anlamına gelmez. Uzun süre kullanmayacaksanız buzdolabının kapağında saklayabilirsiniz.

Bal propolis karışımını oda sıcaklığında ışık görmeyen yerde saklayınız. Kavanozun dışını folyo ile sarabilirsiniz.

Zeytinyağı propolis damlayı aynı şekilde ışık görmeyen dolapta saklayabilirsiniz.

Bal Hakkında Sorulanlar

Bizim ballarımız ham baldır. Yani petekten süzüldükten sonra şişeye konulup size ulaştırılır. Hiçbir işlem yapılmaz.

Balın şekerlenmesi:

          Balın kristalizasyonu yani halk dilinde şekerlenmesi, içindeki glikozun tanecikler haline gelmesi sonucu balın akıcılığını az veya çok kaybetmesi sonucu oluşan doğal bir olaydır.  Balın şekerlenmesi bir bozulma değildir. Doğal bir şekil değişimidir. Tüketicilerin çoğu için hileli şüphesi uyandıran baldaki bu görüntü, yeterince bilgi sahibi olunmamasından kaynaklanmaktadır. Kristalizasyon birçok saf ve kaliteli balda, üretimden tüketime her aşamada karşılaşılabilen zararsız bir değişimdir.

Genellikle sıvı ballarda kristalleşme istenmezken, kontrollü bir kristalizasyonla arzu edilen sürülebilir kıvamda yeni bir bal oluşturmak da mümkündür. Balın kendiliğinden kristalleşmesi kaba ve kumlu bir yapı oluşturur. Kontrollü kristalleşme düzgün, yumuşak, hoş, yayılabilen kıvam ve yoğunlukta bir ürün oluşturur.

Bal neden kristalleşir?

Bal, suda çözünmüş şekerlerden oluşan aşırı doymuş bir solüsyondur. Bal toplandığı kaynağına ve bal özünü bala çeviren arıların salgı bezlerinin faaliyetlerine bağlı olarak yaklaşık 15 çeşit şeker içerir. Bu şekerler içerisinde büyük çoğunluğunu fruktoz ve glikoz meydana getirir. Bazen bal içindeki sıvı kısmın ayrılması sonucu, bal şekerleri su kaybederek kristalleşme gerçekleşir. Baldaki glikozun monohidrat partikülleri, kristalleşme için başlangıç kaynağı oluşturabilir.

Balın kristalleşmesinde birçok faktör etkilidir. Balların bir kısmı süzme işleminden hemen sonra kristalleşirken, bazen hiç kristalleşme gerçekleşmez. Süzme balın kristalleşme eğilimi daha fazladır. Balın kristalleşme eğilimi içerdiği su ve glikoz oranına bağlıdır. Glikoz su oranı 1,7’den daha düşük ballar hiç şekerlenmezken; 2,1’den daha yüksek orana sahip balların ise kısa sürede şekerlendiği belirtilmiştir.

Arıların balı elde ettikleri kaynağa bağlı olarak baldaki gikoz ve fruktoz oranlarında farklıklıklar meydana gelir. Baldaki glikoz oranı artıkça balın kristalleşme ihtimali yükselirken , fruktoz oranı arttığında kristalleşme daha yavaş meydana gelir. Glikoz miktarı %30’dan daha az olan ballar, örneğin ada çayı balı kristalleşmeye dayanıklıdır.  Yıllarca şekerlenmeden saklanabilir. Ayçiçeği, yonca, karahindiba, kavun, pamuk balları kısa sürede şekerlenirken akasya, hardal orman gülü ve salgı balları geç kristalleşir. Bir diğer deyişle, balın ne kadar sürede kristalleştiği kalitesinin değil, kaynağının ne olduğunun göstergesidir.

Balın ısısı kristalleşmeyi tetikleyen bir diğer faktördür. Ballar genellikle 14 °C’de kristalleşir. Kristalleşmeden korumak için 10°C2nin altındaki ısılar idealdir. Kristalleşmeye genellikle orta dercedeki ısılarda rastlanır(10-21°C). Daha yüksek ısılarda, 21-27 °C’de kristalleşme engellenir. Ancak balda değer kaybı söz konusudur.  Sıcaklığın 27 °C’nin üzerine çıktığı ısılarda kristalleşme gerçekleşmez ancak bal fermantasyonla bozulabilir. İşlenmiş balın 18-24 °C’ler arasında depolanması önerilir. İşlem görmemiş balın 10 °C veya daha altındaki ısılarda saklanması iyi olur. Balın, 0 °C’de 5 hafta sıvı formunu koruyabildiği ve daha sonra 14 °C’de depolanabileceği belirtilmiştir.

Balın saklandığı kaplar, depolama ortamındaki nem, ısı ve ışık depolama süresince kristalleşmeye etkilidirler. Bunun dışında baldaki hava kabarcıkları, polen, toz, çöp, bal mumu, propolis ve diğer parçalar da kristalleşme için başlangıç oluşturabilir.

Kristalleşme bir tercih nedeni midir?

Ülkemiz dışında, kontrollü bir kristalleşme gerçekleştirerek krema kıvamı kazandırılmış ballar tüketiciler tarafından daha çok tercih edilmektedir. Dünyada tüketicilerin bu yöndeki tercihleri nedeniyle bal üreticileri tarafından kristalleştirme yöntemleri geliştirilmiştir. Dyce yöntemi olarak bilinen kristalleştirme yöntemi sıklıkla kullanılmaktadır.

Bal kristalleşmeden korunabilir mi?

Doğal olarak meydana gelen kristalleşme uygun depolama, ısıtma ya da filtrasyonla kontrol edilebilir. Şişeleme süresince bal 40-71 °C’de muhafaza edildiğinde kristalleşme ihtimali azalır. Ilık su banyosunda bekleterek mevcut kristaller çözülebilir, anlık yüksek ısı uygulamaları (61-71 °C’e) kristalleri çözer; ayrıca kristalleşmeye neden olan havayı dışarı atar. Alternatif diğer bir uygulamada balın 0 °C’de en az 5 hafta bekletilip, daha sonra 14 °C’de depolandığında kristalleşmeden korunabildiği gözlenmiştir. Bal içerisinde bulunan partiküller (toz, çöp, polen v.b.) nedeniyle de kristalleşir. Balı süzerek bu partiküllerden arındırabiliriz.

Kaba, kumlu ve kristalli bal tüketiciler tarafından arzu edilmez. Balı eski formuna getirmek sıvılaştırmak için bal ambalajları sıcak, kuru bir odada veya sıcak su banyosunda bekletilebilir. Sıvılaşma için sıcak su banyosu tercih edilirse, bal kapları 38 °C’yi aşmayan ılık suda bekletilmelidir. Bal 63 °C’den daha yüksek ısıya maruz bırakılamaz. Karabuğday balı 60 °C’de yanabilir. Balın lezzetini kaybetmesi ve renksizleşmesini önlemek için kristaller açılır açılmaya başlamaz soğutulmalıdır.

Balın saklandığı ve depolandığı ambalajların düşük yoğunluklu polietilen kaplar olması halinde de kristalleşme görülebilir. Uzun süreli depolamalarda hava, ışık ve neme dirençli paslanmaz çelikten silindirik kapların kullanılması önerilmektedir.

Balla İlgiliYazılar:Dr. Mesut Ertan Güneş

Uludağ Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu

Gıda İşleme Bölümü  ”Bal Arısı Kitabı”

Bal polen propolis karışımı buzdolabında beklerken sertleşti. Bozulmuş mudur?

Karışımlarımıza sizden özel bir talep gelmedikçe yarı yarıya çam balı ve çiçek balı katıyoruz. Çiçek balının etkisiyle bir süre sonra balda şekerlenme başlar. Karışım bu yüzden sertleşir. Buzdolabında beklettiyseniz bozulmaz. Değer kaybı olmaz. Eritmeden kullanmaya devam edebilirsiniz.

Sertleşen karışımı sıcakta eritebilir miyiz?

Karışımda polen veya arı sütü varsa sıcakta bu ürünler bozulur. Eritmeden tüketiniz.

Sade bal serleştiyse(şekerlendiyse) 40 dereceye kadar sıcak suda bekleterek şeffaf hale getirebilirsiniz. Evdeki kaloriferin üzerinde de eski haline gelir. Şekerlense de değer kaybetmez.

Bal propolis karışımında etil alkol var mıdır?

Propolisi etil alkolde çözdükten sonra etil alkolü ayırıyoruz. Bala karıştırdığımız propoliste etil alkol yoktur.

Bal polen propolis karışımında da etil alkol yoktur. Kısacası propolis kullandığımız karışımlarada etil alkol bulunmaz.

Propolisteki etil alkol vücudumuza zararlı mıdır?

Propolisin vücuda emilimini artırmak için ektrakt yapıyoruz. Yani çözüyoruz. Ham propolisi çözmek için kimyasal maddeler kullanılır. Bun çözücülerin içinde en sağlıklısı etil alkoldür. Propolisle extraktındaki etil alkolün vücuda hiçbir zararı yoktur. Bazı ön yargılardan dolayı farklı çözücüler kullanılmaktadır. Ancak tıbben en güveniliri etil alkoldür.

Polen kilo aldırır mı?

Polen içerdiği amino asitler, vitaminler, minerallerle muhteşem bir gıdadır. Bir erişkin günde bir dolu yemek kaşığı taze polen yiyebilir. Çocuklar bir tatlı kaşığı yiyebilir. Bu miktarlar kilo aldırmaz. Kilo almak istemeyenlerin şekerli ve unlu gıdaları azaltması gerekir. 100gr polen yaklaşık 250 kcal’dir. Bir yemek kaşığı polen(30gr)  70 kcal’dir. Bir ince dilim ekmek kadar kalori verir.

Apilarnil nedir?

Bazı ülkelerde erkek bal arısı larvaları, sağlık için yenilmektedir. Apilarnil bu ürünün Romanya’daki adıdır. 6-10 gün arası erkek arı larvalarından elde edilir. Su oranı yüksek ve soğuk zinciri korumak zor olduğundan liyofilize edilmiş hali değerlendirilir. Liyofilizasyon soğukta kurutma işlemidir. Kısırlık(erkek ve bayanda), menopoz, çocuklarda gelişme geriliği, depresyon, beslenme bozukluğu gibi durumlarda faydalıdır. Zengin amino asit, yağ, hormon, mineral ve vitamin içerir.Bir erişkin günde 300 mg yiyebilir. Rahatsızlık durumunda 900 mg doza geçici olarak çıkılabilir.

Arı sütü üretiminden yan ürün olarak kraliçe arı larvası elde edilir. Bu ürün de apilarnile benzer değerdedir.

Gebeler propolis kullanabilir mi?

Gebe insanlara propolis kullandırılarak yapılan bir klinik çalışmaya ulaşamadım. Ancak gebe farelerde zarar verici doz (1400mg/kg) çok yüksektir. İnsanlar için tavsiye edilen doz 20-30 damla bu dozun çok altındadır. Bu soruya doğru cevap verebilmek için klinik çalışmalara ihtiyaç vardır.

Karakovan bal nasıl üretilir?

Peteğin tamamını arıların ördüğü baldır. Petekteki mum miktarı daha azdır.

Eski tip kovanlarda üretilebildiği gibi modern kovanlarda da üretimi mümkündür. Kovanda genç işçi arıların çok olduğu dönemde petek hızla örülür. Çerçevelere sadece tel takıp bırakırsak içini arılar tamamlamaktadır. Çerçeve içine yuvarlak kasnaklar takabiliriz. Arzu edersek çerçevelerin içine küçük dikdörtgen bölmeler yapabiliriz.

Karakovan peteklerdeki altıgen gömeçlerin büyüklüğü farklı olabilir. İlkbaharda erkek arıya ihtiyaç fazladır. Arılar çoğalma iç güdüsüyle erkek gözleri örerler. Erkek gözleri daha büyüktür. Bu sırada hazırladığımız petekte mum oranı az bal fazladır. Yani yemesi daha zevklidir.

Peteklere öncesinde yavru attırmışsak gömeçlerin rengi koyulaşır. Bu koyuluk bal rengiyle ilgili değildir.

Karakovan balla süzme balın kalitesi aynıdır. Zaten süzme bal petekten süzülerek elde edilir. Görünüm ve yeme zevki açısından fark vardır.

Bal kurtlanır mı?

Petek ballarda arı ekmeği dediğimiz polen bulunur. Preteinden zengin bu gıdada sıcakta güve oluşabilir. Peteklerin alındıktan sonra bir süre derin dondurucuda bekletilmesi gerekir. Soğukta güve yumurtaları ölür. Petek balda arı ekmeği varsa ve uzun süre sıcakta tutulursa güve larvaları, pulpası görülür. Bir süre sonra da güve kelebeği çıkar.

Aslında arı ekmeği gibi mükemmel bir gıda bu durumda olumsuzluk getirmiş olur.

Bal bozulur mu?

Balın su oranı yüksekse ekşir. Olgunlaşmış bal çerçevenin üçte ikisi sırlanmış baldır. Nektarın yüzde yetmişi sudur. Arılar bu oranı yüze 19’un altına düşürdükten sonsa petek gömeçlerini sırlar. Yani üzerini mumla kapatır. Bu nem oranı balın kaynağına, bulunulan coğrafyaya göre 1-2 puan değişebilir. Erken sağım yapılırsa(petekler sırlanmadan alınırsa) bal bozulur.

Balı güneş görmeyen yerde gıdaya uygun hava almayan kaplarda serinde saklayınız.

Propolisin tadını beğenmedim. Nasıl yiyebilirim?

Hidroalkolik propolis damla formundaki ürünü; ekmek parçalarına ya da kesme şelerlere damlatıp bir gün bekleriz. Alkol hızla buharlaşır. Tadı hoşunuza gidecektir. Bir haftalık miktarda hazırlayabilirsiniz. Bu şekilde değer kaybı olmaz.

Çocuğum dörtlü karışımın tadını beğenmedi. Nasıl yedirebilirim?

Karışımı ılık ya da soğuk suya karıştırınız. İçine limon, kakao, meyve suyu, süt gibi çocuğunuzun seveceği tatlar katınız.  Yetişkinler de karışımları bu şekilde kullanabilir.

Siparişimi nasıl verebilirim?

Whatsup, instagram dm, web sitesinden sipariş verebilirsiniz.

Ödemeyi nasıl yapabilirim?

İban numarası isteyebilirsiniz. Kredi kartı, PTT ile ödeme yapabilirsiniz.

Propolis kız çocuklarında erken ergenliğe sebep olur mu?

Hayvanlar üzerinde yapılan bir çalışmada( Estrogenic effects of ethanol and ether extracts of propolis. Park, Journal of ethnopharnacology,2002) günlük 100-500 ve 1000 miligram/kilogram etil alkol ekstraktı verilmiştir. 500 ve 1000 miligram verilenlerde rahim ağırlığının arttığı tespit edilmiştir. 100 miligram /kilogram verilenlerde uterus ağırlığı artmamıştır . 30 kiloluk bir kız çocuğunu düşünecek olursak günde 3.5 litre %20’lik propolis vererek rahim ağırlığını artıracak doza ulaşabiliriz. 10 yaşında bir çocuğa biz 10 damla propolis veriyoruz. Kimyager Paracelsus’un dediği gibi “İlacı zehirden ayıran dozudur.” Tüm takviye edici gıdaların sürekli kullanılması tavsiye edilmez. periyodik aralıklarla kullanılmalıdır. örneğin  1 ay kullanmışsanız 1 hafta ara vermeniz uygun olur.

Hayatımızın bağlı olduğu suyu binlerce katında içersek; elbette boğuluruz.